Naber lan?
Sevgili Katy diye başlayamayacağım üzgünüm canım benim. Aslında istesem anana bile küfrederim, senin bir gün bu blogu okuma ihtimalin bana verme ihtimalinden daha az şu an bunun bilincindeyim hayatım. Ama bak bu burda duruyor, Türkçe falan öğrenirsen ilerde adını burda görünce gel oku bunu lan. Lütfen lan Katy, ben seni ilk keşfeden adamlardanım albüm çıkardığında. Yap bunu benim için.
I Kissed A Girl diye bi şarkın vardı ya hani. Onu ilk çıkarttığın zamanlar dinlediydim ben. Şu anda o şarkı kimse tarafından tınlanmıyor lan. Telefonlarından MP3 playerlarından hatta bilgisayarlarından bile sildi onu insanlar. Nisan 2008’den beri durur bende :) Hâlâ da açar dinlerim canım benim çok güzel şarkı yapmışsın lan ehehe. İlk dinlediğimde iplememiştim onu. Reserved bu şarkı değerlenir diyememiştim. Sonra tesadüf eseri 1-2 ay kadar sonra media player’da ilişti gözüme, dinledim tekrardan. Olm ben metallica megadeth slayer dinleyen adamım tamam mı, ama senle tanıştığımdan beri bırakamıyorum büyü mü yaptın naptın kızım lan sen bana? Ehehe. Hah işte o sert metalci atarlee bucalee bir anda a hop may boyfrend dont mand iğt diye sana eşlik etmeye başladı lan.
Sana bunları neden anlattığımı deli gibi merak etmeye başladın. Bana “salak yemin ederim gerizekalı bu çocuk” diyorsun. Neden anlattığımı anlayacaksın lan onun da yeri ve zamanı gelecek amına çakim arkadaşım bi sabırlı ol lan. Neyse.
Bak sen taş gibi kızsın lan. Russell enişteyle de çok yakışıyorsunuz enişte tipsiz de olsa tanıdıktan sonra size hak verdim mutluluklar. Bence dünyaya gelmiş en güzel, en çekici en taş bağyan sensin. O şimdi adını hatırlamıyorum bir Mısır kraliçesi vardı ya, Marilyn Monroe var ya, senin yanında sivilceli şişman ergen yancı kız kalırlar. Bu güzelliği tamamlatıcı mükemmel yumuşacık bir sesin de var. Kısacası sen bir efsane olabilirsin. Bundan yüzyıllar sonra bile ergen erkeklerin rüyalarını süsleme, “karı dediğin böyle olacak aga” dedirtme potansiyelin mevcut.
O zaman sana bir sorum var:
Sen manyak mısın lan?
Neden bu güzelliği, bu sesi tüketim toplumuna, popüler kültüre kurban ediyorsun? Kadronda Xavi-Iniesta-Messi var sen 18 kişilik maç kadrosuna almıyorsun onları be ablacım. Ömrü taş çatlasın 5-6 aylık şarkılarla, E.T. gibi rezalet kliplerle ne yapmaya çalışıyorsun anlamadım. Aslında anladım merak etme açıklama istemiyorum senden, retorik bir soru sormuştum. Amacın gündemde kalmak. Bir avuç ergen sana baksın 31 çeksin, MTV’de günde 87 kez klibin yayınlansın, sen de ünlü kal, gündemde kal, tükenmeye başlayınca daya yeni klibini ne güzel hayat dimi?
Yapma bunu be. Bak sen yueseyin bağrından kopup gelmiş bir ablamızsın o toplum böyle yaşıyor. Yesin içsin sıçsın ancak o 45 IQ’yla yaşayan moronlar; sende oyunculuk yeteneği, müzik yeteneği, güzellik aklına gelebilecek her şey var. Neden Kesha, Rihanna gibi karton sanatçılarla (şunlara sanatçı derken valla utandım) aynı klasmanda tutuyorsun kendini? Senin onlardan fazlan var. Ha bu arada anti parantez ben Rated R albümündeki Rihanna için karton dedim eski şarkıları çok güzel.
One of The Boys albümün de Teenage Dream de bende mevcut. D&R’a nerden baksan bi 30 lira bayıldım onlar için. Senin için tüketim toplumuna hizmet ettim. İki albümü kıyaslayınca çok açık söyleyeyim Teenage Dream albümüne verdiğim paraya yazık oldu diye düşünmeden edemiyorum.
One of The Boys’a bakıyorum, içinde neşelendiren (One of The Boys), sözleriyle sesli güldürebilen (UR So Gay), hüzünlendiren (If You Can Afford Me), ağlatan (Thinking of You), gaza getiren (Fingerprints) bir ton duyguyu içinde barındıran bir albüm.
Sen bu albümü farklı pazarlasaydın daha az kişilik ama sen tükendikten sonra seni fırlatıp atmayacak bir hayran kitlen olacaktı.
Michael Jackson reyiz bir sürü karalama kampanyasıyla, hastalıkla boğuştu ancak hâlâ gelmiş geçmiş en büyük popçudur. Onun en fazla izlenen videosu (yutupta) 92 milyonken Justin Bieber 500 milyon ya, şu tüketim toplumunun ta amına koyayım ben küfür de ettirdiler sonunda. (İnanmayan sayıları gitsin kontrol etsin isterse)
Ama tek tesellim ne biliyor musun Katy? Katy abla? Yenge? Her neysen artık:
Justin Bieber bir gün ölecek. Sadece bedeni değil, sanat eseri zannettiği israf edilmiş her CD’si ölecek onun. En geç 10 sene sonra kimse bakmayacak yüzüne. Ergen kızlar bir gün “biz bunu mu dinlemişik lan” diyecekler büyüdüklerinde.
Michael Jackson ise yıl 2276 olduğunda bile büyük bir efsane olacak kalacak.
“İstatistikler mini etek gibidir, çok şeyi gösterir ama asıl görünmesi gerekeni göstermez.” – Sir Alex Ferguson.
Evet belki Youtube’da izlenme oranlarıyla Justin 1-0 öne geçiyor ama:
Michael Jackson bir efsane ve Justin Bieber sadece uçlu kalemle tırnak temizleyen bir ergen. Bir halt olmaz o çocuktan. Arkasından ittiren birileri olmasa lisede şişe çevirmece oynuyor olurdu bugün.
Yani demeye çalıştığım şey şu:
Senin layık olduğun şey günün birinde piyasadan silinecek popcorn kraliçelik değil. Yunanistan’ın EURO 2004 şampiyonluğu gibi bir başarın olmasın, şampiyonluk oranı 6/18’ken 19/18’e 18 senede gelen Manchester United gibi bir başarın olsun.
Keşke daha az kişi tarafından tanınan ama elle tutulur işler yapan Katy Perry olarak kalsaydın.
tiyneyç dırimde ketiyi nası götürüyolar yaa türünden ergen muhabbetlerine malzeme etmeseydin kendini.
Lan o klibi ben de beğendim, anlatmaya çalıştığım şey o değil.
İlgi çekmek için yapmadığı mallık kalmayan popçulardan olma Katy.
Şarkında da dediğin gibi “leave your fingerprints in the end.”
Lütfen.
Efsanelerden ol.
Efsaneler arasındaki haklı yerini bir an önce al.
Hoşçakal.
Şimdi gitmekte özgürsün.
Enişteye çok selam.
ps: Sarı saç sana hiç yakışmıyor.